İyi ellerde insanların hastalıklarından kaynaklanan acılarını dindiren, kötü ellerde ise insanları madde bağımlısı haline sokup hayatlarını cehenneme çeviren bu şey, ilk kez Robert Boyle tarafından bulunmuştur.
Kendisi 1650’de İzmir’den getirdiği ham afyonu çeşitli kimyasal aşamalardan (potasyum hidroksit) geçirerek kristal yapılı bir karışım elde etmiş, fakat bunun yapısını aydınlatamamıştır. Deraswe ise, afyondan billuri bir madde izole ederek buna “afyon tuzu” ismini vermiştir.
1804’te Seguin tarafından analiz edilen afyon terkibini, Friedrich Sertürner isimli bir eczacı 1817 yılında önce kendi üzerinde denemiş ve bu maddeye “morfin” adını koymuştur. Morfinin ilk elementsel analizini ise 1831’de Justus von Liebig yapmıştır.
Yan etkileri faydasından çok daha fazla olan bu maddeyi, hekimler dahi hastaları üzerinde çok kritik anlarda kullanmışlardır.